Sevgili Günlük- TV. Muhabbeti
Posted 07:41 by sesiber in Etiketler: blog, çocuk, günlük, günlük yaşam, reklam, tavsiye
Dün girdiğim bir mağazada açık olan radyodan duydum bu sözleri. Kulağım çok iyidir, sesin sahibini anladım ama yine de inanamadım. Niye inanamadıysam onu da bilmiyorum ama inanamadım işte. Az önce aklımda kaldığıyla googledan "seda sayan bu sabah annem" kelimeleriyle arattım.
Amannn…
Bu sabah erken uyandım işe gitmicem..
Manyadın mı uykumda var ama yatmıcam..
Küveti su dolduracam yıkanmıcam..
Kahvaltımı hazırlıcam ama etmicem..
Niye biliyon mu ?
Çok derdim var çok
Çok derdim var çok (2x)
Oymuş işte. En sevmediğim renk yaptım şarkı sözlerini. Bu rengin sahibi olarak tanınan şeyi bilirsiniz, şarkı bende o etkiyi yarattı. Bir Yıldız Tilbe'ye pek sinir olurum, halk baştacı eder ya mıyık mıyık şarkılarını, basit ve kulak tırmalayan, acayip yorumunu... Seda Sayan'ı da zaten hiç sevmem de bu şarkı da tuzu biberi oldu. Pepsi reklamını yazamayacağım bile, ıyyyk yani, yuh sana Pepsi... Daha "pepsi" kelimesini telaffuz bile edemeyen biriyle reklam filmi çekmişler. Halkın sevgilisi ya ne de olsa...
Eşimin bir lafı var, yani laf eşime ait değil de çok kullanır.
"katranı kaynat kaynat olmaz ki şeker, cinsi neyse cinsine çeker"
Basitlik paçalarından akıyor, nerelerden toplamaya kalksalar da... İşin ilginci en çok beğenilen, en çok sevilen, en çok kazanan, ..... hep bu tipler. Yurdum insanı gerçek değerlere değer vermeyi bilmiyor.
Akşam ben yukarıda yürüyüş için hazırlanırken sesi bangır bangır açılan tv.den Funda Arar'ı duydum. Güzelim şarkı "Silemezler" i yorumluyordu. Koşa koşa indim, baktım. Şu çocukların yarıştığı ses yarışması. Funda Arar bir ufaklıkla düet yapıyordu. Eşim de sonuna kadar açmış, ben duyayım diye. Canım Funda Arar'ım, keşke sabaha kadar söylesen, dedim.
Eşimle yarışmayı tartıştık. Bazı çocukların seslerini o çok beğendi. Ben de "sesleri güzel ama yaptıkları yanlış", dedim. Şımarmış, ellerini nereye koyacağını bilmeyen, yaşından büyük tuvaletler giymiş, çocuk doğallıkları ellerinden alınmış, sesleri için feda edilen, ve fakat aşkı bilmeyen ve bilmemeleri gereken yaşta aşk şarkıları söyleyen zavallı çocuklar...
"Dediklerin doğru ama sesleri güzel" dedi eşim. Güzel gelmiyordu bana. Bakmadan dinlesem belki, görüntüye bakıp tahammül edilmiyor bu saçmalığa. Sonra Nil Burak'ın "Sen de Başını Alıp Gitme" şarkısını söyledi bir kız. Bakın şimdi:
"sesim de oldu sessizliğimde, seviştiğim de oldu benim" kısmında yine sinir bastı bana. "Küçücük kızın ne işi olur sevişmekle", dedim.
Eeee programa tartışma platformu olarak bakınca, bizim yürüyüş program bitimine sarktı. Uyumadan geldik eve çok şükür.
Amannn…
Bu sabah erken uyandım işe gitmicem..
Manyadın mı uykumda var ama yatmıcam..
Küveti su dolduracam yıkanmıcam..
Kahvaltımı hazırlıcam ama etmicem..
Niye biliyon mu ?
Çok derdim var çok
Çok derdim var çok (2x)
Oymuş işte. En sevmediğim renk yaptım şarkı sözlerini. Bu rengin sahibi olarak tanınan şeyi bilirsiniz, şarkı bende o etkiyi yarattı. Bir Yıldız Tilbe'ye pek sinir olurum, halk baştacı eder ya mıyık mıyık şarkılarını, basit ve kulak tırmalayan, acayip yorumunu... Seda Sayan'ı da zaten hiç sevmem de bu şarkı da tuzu biberi oldu. Pepsi reklamını yazamayacağım bile, ıyyyk yani, yuh sana Pepsi... Daha "pepsi" kelimesini telaffuz bile edemeyen biriyle reklam filmi çekmişler. Halkın sevgilisi ya ne de olsa...
Eşimin bir lafı var, yani laf eşime ait değil de çok kullanır.
"katranı kaynat kaynat olmaz ki şeker, cinsi neyse cinsine çeker"
Akşam ben yukarıda yürüyüş için hazırlanırken sesi bangır bangır açılan tv.den Funda Arar'ı duydum. Güzelim şarkı "Silemezler" i yorumluyordu. Koşa koşa indim, baktım. Şu çocukların yarıştığı ses yarışması. Funda Arar bir ufaklıkla düet yapıyordu. Eşim de sonuna kadar açmış, ben duyayım diye. Canım Funda Arar'ım, keşke sabaha kadar söylesen, dedim.
Eşimle yarışmayı tartıştık. Bazı çocukların seslerini o çok beğendi. Ben de "sesleri güzel ama yaptıkları yanlış", dedim. Şımarmış, ellerini nereye koyacağını bilmeyen, yaşından büyük tuvaletler giymiş, çocuk doğallıkları ellerinden alınmış, sesleri için feda edilen, ve fakat aşkı bilmeyen ve bilmemeleri gereken yaşta aşk şarkıları söyleyen zavallı çocuklar...
"Dediklerin doğru ama sesleri güzel" dedi eşim. Güzel gelmiyordu bana. Bakmadan dinlesem belki, görüntüye bakıp tahammül edilmiyor bu saçmalığa. Sonra Nil Burak'ın "Sen de Başını Alıp Gitme" şarkısını söyledi bir kız. Bakın şimdi:
"sesim de oldu sessizliğimde, seviştiğim de oldu benim" kısmında yine sinir bastı bana. "Küçücük kızın ne işi olur sevişmekle", dedim.
Daha genel sözler içeren şarkılar var, onları seçselerdi keşke...
Sonrasında gerdan kırıp oynayan, sevimsiz başka bir kız çıktı. Bir de zaten böyle yaşından büyük hallere giren kız çocuklarından hiç hoşlanmıyorum. Bknz. Pınar Sosis reklamı...
Eeee programa tartışma platformu olarak bakınca, bizim yürüyüş program bitimine sarktı. Uyumadan geldik eve çok şükür.
10 comment(s) to... “Sevgili Günlük- TV. Muhabbeti”
10 yorum:
manyadın mı ?ne çirkin bir kelime anlamını bir yana koysak bile söylenişi,dinlenişi çok çirkin bööğak:)
sevgiler sana katılıyorum.
Vallahi varya ben yazsam aynen bunları yazardım kalp kalbe karşıymış bu yazının altına imzamı atarım.
Yalnız olmadığıma sevindim:)
Rezalet bir şarkı..Şarkı bile denemez.Sanat anlayışı olmayan insanlar bunlar. Televizyonda görmeye tahammülüm yok.
Ayrıca çocukların söylediği ses yarışmasını ben de bilerek izlemiyorum. Aynı düşüncelerle sinir oluyorum. Reyting uğruna ne yapacakları şaşırdılar. Kalite kalmadı ekranlarda.En iyisi televizyonu kapatıp kitap okumak:)
Sevgiler...
sedanın o kadar çok sevildiğini sanmıyorum.geçenlerde reyting ölçüm şirketlerinin foyası ortaya çıktı.tv.yi pek seyretmiyorum zaten.şarkıyıda(!)burda gördüm.basit insanları sanatçı diye şişiriyorlar.yarın bu çocuklar da onların izinden gidecek.duru butik'e katılıyorum tv.yi kapatmak lazım.selamlar..
Sesi'cim yazdıklarını keşke rtük dikkate alsa da bazı insanları toplumun ahlakını bozmaktan, kültürümüzü yozlaştırmaktan, çocuklarımıza kötü örnek olmaktan tv'den men etse... izlemiyorum hiçbirini. bütün gün ya ntv ya müzik kanalı. akşamları da cnbc-e, o da izleyebileceğim bir dizi varsa. bazen diyorum ki, bu kadar demokrasi fazla. o kadar çok kanal, o kadar ne idüğü belirsiz program ve insan var ki, tek kanallı zamanlar bizim milletimize yetermiş... herşey şişirme maalesef, milletin beynini tv ile yıkadılar... e ekonomi yerin yedi kat altında, insanlar gırtlak derdini de unuttu, herşey rayından çıktı... çivisi çıktı derler ya aynen öyle... çok yazacak şey var da, şişirmiyim kafanı... öpüyorum çok...
Visiting you
bende sevmiyorum bu kadar küçük çocukların böyle bir şarkı yarışmasında yarıştırılmalarını. tuhaf ve yanlış geliyor bana. eşinin söylediği sözü çok kullanırız bizde :) özelliklede aile içinde :))
hocam sen ne yaptın yahu birde bana sivri dilli derler.sende sürekli benim gibi olana bitene kızgınsın anlıyorum aslında. benim yanımda tv. seyretmek olası değil.prog. beğenme, spikeri samimiyetsiz bul onun üstüne birde reklama giriş.bana gelen yorum" sende birşey beğenmiyorsun"tv. beğenilecek halimi kalmış.ekonomik kriz ucuz reklam şirketlerini dirilti olanda bize oldu yine tabiyki.neyse allah sonumuzu hayır etsin.ha bu arada iyimisin blogumuz yokki uğramıyorsun tribide atayım aaa.kondor.
Aynı düşünceleri paylaşmamıza çok sevindim. Yalnız o çocukların yarışmasına eşim de bayılıyor ya. Tabi eleştirilerime aynen katılıyor ama bir yandan da kayıtsız kalamıyor. Cidden güzel de söylüyorlar ama keşke yaşlarına uygun kıyafetlerle yaşlarına uygun şarkılar söyleseler. Hele o bahsettiğin kıza sürekli kanto söyletip göbek attırmıyorlar mı. Doğrusu Erol Evgin gibi birisine hiç yakıştırmıyorum o ortamı da.
Yorum Gönder